Bilindiği gibi kamuoyunda şöyle bir kanaat var: “Mescid-i Aksa’yı yıkıp yerine Süleyman Mabedi’ni inşa etme hülyası ile yanıp tutuşan İsrail, İslam dünyasından gelecek tepkileri azaltmak düşüncesiyle Mescid-i Aksa fotoğrafı diye Kubbet-üs Sahra fotoğraflarını piyasaya sürüyor. Böylece Müslümanların zihnindeki Mescid-i Aksa algısını değiştirmeye çalışıyor. Kimileri de bilerek veya bilmeyerek İsrail’in bu planına katkıda bulunuyor.”


MESCİD-İ AKSA CİDDİ BİR TEHDİT ALTINDA

Evet Mescid-i Aksa ve Kubbet-üs Sahra mescitlerinin karıştırıldığı bir vakıa. İsrail’in Mescid-i Aksa üzerindeki hayalleri de herkesin malumu. Gerçekten de Mescid-i Aksa çok ciddi bir tehdit altında. Sadece Aksa değil aslında tüm Kudüs tehdit altında. Hızla Yahudileştirilen bir şehir Kudüs. Bizde Kudüs ve Mescid-i Aksa üzerindeki bu tehlikeye elimizden geldiğince dikkat çekmeye çalışıyoruz.

Ancak Mescid-i Aksa ve Kubbet-üs Sahra fotoğrafları üzerinden yürütülen bu komplocu yaklaşımın çok da doğru olmadığı kanaatindeyiz. Çünkü Kubbet-üs Sahra, Mescidi Aksa’nın bir parçasıdır. Bir başka deyişle Mescid-i Aksa’nın müştemilatı, Kubbetüs-Sahra’nın da dahil olduğu bir çok yapıyı kapsamaktadır. Bu gerçek Kudüs üzerine bilimsel çalışmalarıyla tanınan tarihçiler tarafından da vurgulanmaktadır. Mesela Dr. Yusuf Sait En Netşe, “Mescid-i Aksa neresidir” sorusuna; “içerisinde Kubbet-üs Sahra`nın da bulunduğu ve El Aksa Camii`ni de kapsayan 145 dönümlük alan”cevabını vermektedir.

Yani, Kubbetüs Sahra, üzerine titrediğimiz Mescid-i Aksa’dan daha önemsiz, çok farklı bir yerde öylesine bir mescit değildir! Aksa Camii ile aynı avluyu paylaşan bir mescittir. Allah korusun, İsrail Mescid-i Aksa’ya yönelik emeline nail olacak olursa Kubbet-üs Sahra’yı orada bırakacak değildir.

Sonra komplocu yaklaşım doğru olsa bu konuda en hassas çevrelerin başında gelen Hamas, kendi yayın organı olan El-Aksa televizyonunun logosunu Kubbet-üs Sahra yapmazdı.

NEDEN KUBBET-ÜS SAHRA FOTOĞRAFI KULLANILIYOR?

Neden Kubbet-üs Sahra fotoğrafı daha çok kullanılıyor öyleyse? Bu soruya da şu söylenebilir: Görsel olarak daha görkemli olduğundan Kubbet-üs Sahra fotoğrafları daha çok revaç bulmuş olabilir.

Sonuç olarak Kubbet-üs Sahra bir anlamda Mescid-i Aksa’dır, yarım elmanın diğer yarısı gibi, her iki mescit de Kudüs’ün en önemli simgeleridir ve her ikisi de bizim için önemlidir.